27 Nisan 2015 Pazartesi

Bolivya-La Paz (18-19.04.2015) 1 Gece 1 Gün

Nüket YARGICI
Uyuni La Paz Ulaşım

Uyuni'den La Paz'a uçmak çok pahalı (tek yön-kişibaşı 1200 BOB=175 USD) olunca biz de diğer sırtçantalıların yaptığı gibi otobüs seçeneğine geçtik.
Otobüs ile de iki seçeneğiniz mevcut. Her iki otobüs de Uyuni'den saat 20:00 de kalkıp 06:30 civarında La Paz'a varıyor. İlk firmanın otobüsü iki katlı, WC'li ama havalandırması yok, ki içine girdiğimizde nefes almanın mümkün olmadığını farkediyoruz (tek yön-kişibaşı 100 BOB=14 USD pazarlık mümkün).

İkinci firma havalandırma, yastık-battaniye, WC, Wi-Fi, İngilizce bilen muavin, sıcak akşam yemeği ile kahvaltı servisi olan ve koltukları tama yakın yatabilen turistik otobüsler ile biraz daha pahalı ama konforlu bir seçenek sunuyor (tek yön-kişibaşı 270 BOB=40 USD kesinlikle pazarlıksız).3 gündür turda karşılaştığımız ve rotasında sırada La Paz olan tüm sırtçantalılar burda. Fiyat önemli degil internet ve konfor herşey..


Biz son üç gündür doğru düzgün uyuyamadığımız için, zaten kötü ve asfalt olmayan yolda maksimum rahatlığa erişebilmek adına "To do Tourism" firmasının sunduğu turistik otobüsü tercih ettik. Firma personeli çok suratsız olmasına karşın sıcak çay kahve ikramı, tuvalet ve Wi-Fi bulunan bekleme salonu tıka-basa dolu. Otobüste personel dışında sırtçantalı olmayan 1 yolcu bile yok. İlk 1,5 saati inanılmaz sarsıntılı ve gürültülü gecen yol şişme boyun yastıklarımız ve ucaktan aldığımız kulak tıkaçlarımızın etkisiyle yorgun bedenlerımizde beşik ve ninni etkisi yaratıyor.

La Paz..dünyanın en yüksek başkenti..

Gözlerimizi açtıgımızda tüm dağınıklığı ve heybetiyle Bolivya'nın "barış" anlamındaki, 3650m rakımı ile dünyanın en yüksek yönetimsel başkenti LA PAZ’dayız. Yasal başkent SUCRE’yi süre kısıtımız nedeniyle programa alamıyoruz.

Uyuni turunda 4500m ve üstüne çıktığımız ve irtifa hastalığını burada atlattığımız için La Paz'a uyum sağlamakta zorlanmıyoruz ama hala yokuş çıkarken hızlandığımızda nefesimiz daralıyor.

3650m deniz seviyesinden uçarak gelenlerin mutlaka dikkat etmesi gereken bir yükseklik. Baş ağrısı ve nefes darlığı olası muhtemel etkilerden. İrtifa hastalığına karşı ilaç almak mümkün bunun için mutlaka gelmeden doktorunuza danışınız. Şehre girildiği anda nefes darlığı durumunu azaltmak için oldukça yavaş hareket edillmeli, heyecandan kaçınılmalı, alkol alınmamalı, hafif yemek yenmeli ve mumkünse hemen otele gidilip yatılmalı. Ayrıca her yerde kolaylıkla bulabileceğiniz COCO yaprakları da inanılmaz bir sekilde işe yarıyor. Bu bitkiyi de ağzınızın içinde tutup emerek yada çayını içerek kullanabilirsiniz.

Bir iki gün içinde vücut duruma uyum sağlıyor ama yavaş hareket etmek kosulu değişmiyor. Yine de acil durumlar için her otelde bir oksijen tüpü bulmak mümkün.

Olayın pozitif ve bir ilginç tarafı ise Oksijen oranının deniz seviyesine oranla yaklaşık üç kat daha az olması nedeniyle şehirde ateşin tutuşup yangına dönüşmesi de bu oranla zor.

Terminalden Şehre Ulaşım

Hemen terminaldeki turist polisinden bir harita alıp, taksi ile sehir merkezindeki otelimize geçiyoruz ki sonra bu yolun çok kısa ve yokuş aşağı yürünelebilecek bir yol olduğunu öğreniyoruz. Taksiye biner binmez navigasyondan oteli gösterip fiyatı önceden öğreniyoruz.(Terminalden merkeze taksi 15 BOB= 2,2 USD)

Burda taksilerin üstünde telefonu yazması ve yanında 4 haneli rakamın bulundugu resmi sarı taksi etiketinin olması gerekir. Yoksa korsan taksiler çok tehlikeli. Ayrıca sehirde sivil polisim diyen adamlar turistleri taksiye bindirip ıssız yerlerde soyup öldüerebiliyorlarmış. Gectiğimiz yıllarda Avusturyalı bir çift bu şekilde kaçırılıp ölü bulunmuş. Üniformasız hiçbir polise inanmayın ayrıca acil durumlarda 110 polis imdat aranmalı. Turist polisi haritasında bu bilgiler mevcut ve her yerde bu tarz uyarılar var. Aman dikkat.

Konaklama

Otel konusunda, Santiago'dan beri hostellerde olduğumuz için, ara şarj istasyonu olarak seçtiğimiz La Paz'da bütçeyi biraz yüksek tutup butik bir tercih yapıyoruz. ( Hotel La Casona- gecelik 656 BOB = 95 USD kahvaltı dahil)

Otelimiz çok güzel ama ne yazık ki 2 oda kalmış ikisi de cadde kenarında. Yapacak bir şey yok diyerek kabul ediyoruz ki gece pişman oluyoruz. Sehir cok gürültülü gecesi de gündüzü kadar sesli ve kornalar son ses hiç durmuyor. Odanızı caddeden uzak seçmeniz sağlığınız açısından şiddetle tavsiye edilir.

Hostel ve çamaşırhaneler (kilo basına 12 BOB=1,75 USD) genelde "IIampu" diye bir cadde üzerinde toplanmış ama bize uzak kaldıkları için biz otelde kendimiz yıkayıp hallediyoruz çamaşır işini.

En azından saat 08:00 de check-in yapıp, özlemini çektiğimiz sıcak duşlarımıza ve 3 kişilik büsbüyük bir yatağa kavustuğumuz için çok mutluyuz. Biraz uyuyup 11:30 da şehir merkezinden başlıyoruz turumuza.

La Paz Kısa Şehir Turu ve Yemekler

İlk durak otelimizden 20m uzaktaki San Francisco bazilikası. 16.yüzyıldan kalma tas bir yapıt. İçinde bahçesi ve yanında küçük bir müzesi var.

San Francisco Meydanı
Rengarenk otobüsler ve hareketli sokaklar

Sehir merkezinde bir kaç tarihi kilise, müze ve sıvasız binaların yanında heybetle duran bakanlık binaları mevcut. Ayrıca bir duvar üzerinde üst üste kutucuklar halinde duran ünlü bir mezarları da var ama benzerini Buenos Aires'te gördüğümüz ve kısıtlı zamanımız olduğu için şehrin öteki ucundaki bu kısmı da atlıyoruz.

Sonrasında açlığımıza yenilip küçük bir dükkanda gözümüze kestirdiğimiz içinde patates, et, peynir ve soğan bulunan Bolivyanın empenadası SALTEÑA adlı çiğ böreklerimizi yiyoruz.(Tanesi 6 BOB= 0,80 USD) Bu diğer empenada çesitlerinden farklı olarak içi biraz daha sivi kıvamda ve daha bol malzemeli-benim ikinci favorim. La Paz da LA GAITA diye bir restoran en iyi salteñalarıyla ünlü. Biz gidemedik ama gitmek isteyenlere duyurulur. Ayrica sokaklarda koca tavalarda pisen etlerle de ucuza karin doyurulabilinir.

Karnımız doyduktan sonra sokak pazarları arasında dolaşarak cadılar pazarı yani yerel dilde MERCADO DE LAS BRUJAS denilen birbirinden ilginç dükkanların olduğu bir sokağa geliyoruz. Burada Brezilya ve Bolivya'ya özgü müzik aletlerinin yanı sıra lokal büyücü doktorların sattığı afrodizyaklar ve Aymara ritüelleri için çesitli büyü gereçleri satılıyor. Tezgahların hepsinde fetüs veya yeni doğmuş ölü Lama cesetleri asılı, ayrıca kurbağa bacağından çesitli otlara, yağlara herşey lokal giysili bayanlar tarafından hazırlanıp size sunuluyor bu dükkanlarda.
 
Kurutulmuş Lama Fetüsleri
Kurutulmuş Lama Yavruları ile Çantalar aynı reyonda



Para Büyüsü Kiti




Magnetlerinde simgesi haline gelen, yerel dilde CHOLITA diye adlandırılan Bolivyalı teyzeler en sevdiklerimden!! Esmer tenli yüzlerinin yanında uzun saçlarını iki yandan örüp arkaya salmış, yuvarlak bir sapka takan, kadife uzun ve altan tarlatan ile şişirilmiş renkli fırfırlı bir etek giyen, üzerlerinde şal içinde bebek veya eşya tasıyan, kesinlikle resimlerinin çekilmesinden hoşlanmayan, genellikle tombiş teyzeler. Hemen durakta yakalayıp kaçak resimlerini çektik sizler için..



Öyle ki Bolıvya da TV deki boks programları gibi belli aksamlarda ring kapışmalarını izlemek mümkün. CHOLITA WRESTLING adı altında turizm acenta ve hostellerden rezervasyon yaptırabilirsiniz.

Eh bu kadar ilginç bir şehirde planlı dolaşmak yerine rasgele dalıyoruz sokaklara. Her köşe bir birinden farklı, her pasajda mutlaka bir sanat eseri heykelcik mevcut.
Bir ara Coco müzesini buluyoruz ama bu sefer de öğle tatili nedeniyle giremiyoruz.


Bolivya da el sanatları çok önemli bir uğraş, tüm magnetler el yapımı ve her köşe başında bir sokak sanatçısı mevcut. Dolaşırken sürekli önümüze çıkan adamlar ellerinde kırık taş gibi birşeyler satmaya çalışıyorlar. Pazar yerinde dolaşırken bunların fosil olduğunu ögreniyoruz. Karaborsa fosil satışı olan bir ülkedeyiz.

Derken terminalde önü sırtcantalı dolu oldugundan gözümüze kestirdiğimiz "Titicaca" otobüs firmasına girip bir sonraki istasyonumuz "Copacabana"'ya biletlerimizi alıyoruz.( kisibaşı La Paz-Copacabana otobüs ücreti 30 BOB= 4,5 USD) Sabah 08:00 de terminalden kalkan araçlarda Wi-Fi ve WC var bu nedenle terminal bileti alıyoruz. Diğer bir seçenekte otobüs sizi otelden alıyor ama bunlarda Wi-Fi yok ve aynı ücret. Yol yaklaşık 4 saat.

Hazır yerel bir kişi bulmuşken acentadaki kızdan nerde neleri yememiz gerektiğini öğreniyoruz. Kız bizi en sevdiği restoran olan SILPICH'S diye salaş bir yere yönlendiriyor. Yemeklere gelince CHICHARON- kizarmis et ve buğday pilavı, CHAIRO-etli mısırlı patatesli bir sebze çorbası, PLATO PACEÑO-bakla üzerine ince biftek dilimi, ızgara peynir ve patates.Son çorba yan masaya gidince diğer iki seçenek ile kiloluk bir bira söylüyoruz. Bu ziyafete sadece 105 BOB=15 USD verip yağmur başladığı için koşa koşa otele dönüyoruz. Akşamı blogumuza ve gelecek noktaların planına ayırıyoruz.
SILPICH'S Menüsü

Koşuşturmacalı Veda

Ertesi sabah 07:30 da kahvaltımızı yapıp 5 dakika da taksi ile terminale
varmayı planlıyoruz. Ama otelden 07:45'te çıkınca ne görelim!! 
Tüm yollar kapalı, etrafta bir taksi bile yok!! 
Neden? 
Çünkü Bolivyalı kardeşlerimiz koşsun diye.
Tabiki bir Nüket-Görkem klasiği olarak bir grev ve bir maratondan sonra ikinci maratonu yakalıyoruz. 
İyi de otobüsün kalkmasına 15dk var ve terminal yakın da olsa tepenin en üstünde..Koş Nüket koş, koş Görkem koş!! 

Çantalarla yokuş yukarı koşmak hem de oksijen yokluğunun tavan olduğu bu sehirdeö tam bir ölüm provası.. Otobüse binerken nefes alamıyorum.. Tanrım bu şekilde ölmek istemiyorum..Çantaları muavine teslim eden sevgili kocam hemen yardımıma koşuyor. Derin nefes al-ver, sakinleş vb derken bir macerayı daha atlatıp Copacabanaya yola çıkıyoruz. 

Not: Bizden sonra gelen 15 kişi daha kriz halinde ve bu masum lokal aktiviteye aynı nedenden dolayı sinirli fakat onların suçu yok ki.Yani bir haberimiz olsaydı sayın tur acentası..

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder